Uyku Uyku, Bilincimizi tamamen yitirdiğimiz, beden kontrolünü tamamen kaybettiğimiz, farklı alemlere dalıp çıktığımız ve genellikle gece saatlerinde girdiğimiz bu sürecin adı uyku olarak tanımlanır. Uyku tam bir dinlenme metodudur. Günün yaklaşık üçte birini uykuya ayırdığımız bir döngü içerisindeyiz. Uyku tüm memelilerde, kuşlarda ve balıklarda gözlemlenir ve bu durum bizler gibi onlarında hayatlarının en önemli bölümünü kapsamaktadır.
Uyku hakkında bilmemiz gereken ilk şey, uyku beden için değil beyin için gerekli olan bir işlevdir. Genel olarak uyku bir beden olarak dinlenme olarak gözüküyor olsa da bu durum bedensel dinlenmenin tam olarak bir yan etkisidir. Beden biraz uzanma ile birazda olsa dinlenebilir ancak beyinin dinlenmesi o kadar da kolay olmamaktadır. Gün boyu bir çok bilgiyi işlemek zorunda kalan beyin, algılama sisteminin düzgün çalışması için her gün düzenli olarak bir bakıma ihtiyaç duymaktadır. Bu ihtiyacını da ancak uyuyarak giderebilmektedir. Uyku temel olarak beyinde başlatılan ve esas olarak beynin doğru işlev görebilmesi için gerekli olan bir süreçtir. Beynimiz uykusuz yapamaz. Uykunun önemin gösteren şeylerden biri yunuslar ve balinalardır. Denizde yüzerken aynı anda uyudukları gözlenmektedir. Bu hayvanlar havada oksijen solumak durumunda olduklarından suyun içinde uyudukları zaman boğulma riskleri olması gerekir. Bundan dolayı bu canlılar uyku süresince beyin yarım kürelerinin bir tanesini uyutup bir tanesini uyanık tutar. Böylece bu dönüşüm ile bir yarım küre dinlenirken diğeri hayvanın hayatta kalmasını sağlamaktadır.
Peki, ne kadar uyku lazım? Uyku düzenimiz genetik bir saatle belirlenmiş olsa dahi dış faktörler uyku süresini ve kalitesini etkilemektedir. Bebeklerde 12-15 saat arası uykunu yeterli olduğu belirtiliyor. Yetişkinlerde 7-9 saatlik uykunun yeterli olduğu belirtiliyor. İleri ki yaşlarda 7-8 saatlik uykunun yeterli olduğu belirtiliyor.
Uykuyu kalitesini etkileyen etkenler - Yüksek kalorili besinler
- Hareket azlığı
- Uyku saatlerindeki düzensizlik
- Depresyon
Bu etkenler insanlarda daha fazla uyku ihtiyacı duymalarına neden oluyor ancak yediklerine dikkat eden düzenli beslenen, hareketli olan, mutlu ve kaliteli zaman geçiren kişilerin daha az uykuyla yetindikleri gözlenmiştir. Uyku canlılar için çok önemlidir. Uyumadan öğrenemez ve beynimizi doğru kullanamayız. Kaliteli ve güzel bir uyku için beslenmemize dikkat etmeliyiz, güz içerisinde fazla hareket etmeliyiz, moralinizi yüksek tutun ve gün içerisinde bir defa olsun açlık duygusu hissedin, gece geç saatlere kadar ayakta ve ışıkta kalmayın, bu durum beyninizi daha çok yoracaktır. Düzenli uyku olamadan sağlıklı zihinsel ve bedensel çalışmadan bahsedemeyiz. Son Güncelleme : 16.10.2018 07:01:28 Uyku ile ilgili bu madde bir taslaktır. Madde içeriğini geliştirerek Herkese açık dizin kaynağımıza katkıda bulunabilirsiniz. | 1 Yorum Yapılmış "Uyku" Uyku benim için çok değerli. Benim uykum geldiği zaman dünya da yıkılsa uykumu bölmeden uyumaya devam ediyorum. Bu drum bazen hastalık haline de gelebiliyormuş. Benim tek korkum da bu zaten. Çok uyumak diye bir hastalık var mıdır? Buhayra . 08.10.2018 02:04:04 CEVAP YAZ |  | Fotosentez Denklemi | Fotosentez denklemi, ototrof canlılar inorganik maddelerden ihtiyacı olan organik maddeleri sentezleyebilir. Bu canlıların çoğu bunu ışıktan faydalanarak yapmakta ve buna fotosentez denmektedir. Fotosentez, ışık enerjisi + sentez anlamına gelir. Alg... |  | Amitoz | Amitoz bölünme, aslında mitoz bölünme ile aynı şekilde gerçekleşmektedir. Fakat amitoz bölünmede sitoplazmada herhangi bir değişiklik gözlenmez. Amitoz bölünme sonrasında çığa iki hücre çıkar. Açığa çıkan bu hücrelerin tüm özellikleri aynıdır. Amito... |  | Katalaz | Katalaz, Oksijene maruz kalan ve neredeyse bütün canlılarda bulunan, yaygın bir enzimdir. Katalaz hücrede zehir etkisi yapan hidrojen peroksiti parçalama görevi olan bir enzimidir. Ayrıca da bu enzim bir başka özelliği de metilalkol ile etilalkolü ok... |  | Ötanazi | Ötenazi, bir canlının kendi iradesiyle ya da yakınlarının verdikleri kararla ağrısız ve acısız bir şekilde hayatının sona erdirilmesidir. Ötenazi işlemi yüksek dozda ağır ilaçlarla ya da hastanın bağlı bulunduğu yaşam destek ünitesinden ayrılmasıyla ... |  | Arkebakteriler | Arkebakteriler, 1970'li yılların sonunda keşfedilmiş olan arkebakteriler bir çok biyoloğu fazlasıyla şaşırmış olmaktadır. Çünkü bu canlılar aşırı sıcak aşırı tuz, yüksek asit yüksek baz gibi çok ekstrem koşullarda yaşayabilme özelliğine sahip olmakta... |  | Oksijensiz Solunum Yapan Canlılar | Oksijensiz Solunum Yapan Canlılar, yaşam faaliyetlerini sürdürmek için oksijenin varlığına gerek duymayan canlılardır. Enerji besin maddelerinden elde edilir Canlıların aldıkları besin maddeleri oksijen kullanılıp ya da oksijen kullanılmadan elde edi... |  | Alpin Çayır | Alpin Çayır, yüksek dağlık yerlerde ve ağaç yetişme için uygun olan sınırının biraz üstünde görülen yeşil çayırlıklara verilen genel addır. Türkiye'de sıklıkla görülmekle birlikte özellikle de Doğu Anadolu da yer alan dağlar, Toros Dağları ile Kuz... |  | Calvin Döngüsü | Calvin Döngüsü, Işıktan bağımsız reaksiyonlar kloraplastların stromaların da meydana gelir. Karanlık reaksiyonlar veya karbon tutma reaksiyonları olarak da adlandırılan bu evre de ışığa doğrudan gereksinim yoktur; ancak ışığa bağımlı reaksiyonlarda ü... |  | Plazmid | Plazmid: DNA nın kromozomdan ayrı olan bir parçasıdır ve kendisini eşeyleyebilmektedir. Dairesel ve çift sarmallı olan plazmid genellikle bakterilerde, ara sırada ökaryotlarda bulunmaktadır. Boy uzunluğu 1-400 kilo baz çifti arasında farklılık g... |  | Mikrofilament | Mikrofilament, Diğer adı aktin filamentleri olan tümökaryotik hücrelerin, sitoplazmasında yer alan, hücre iskeletinin en ince filamentidir olarak bilinmektedir. Aktininalt birimleri olan bu çizgisel şekildeki polimerler, esnek ve güçlü biçimdedir. Mi... |  | Virüs Hastalıkları | Virüs hastalıkları, virüs vücutta canlı ve sağlıklı hücreleri enfekte edebilen mikroskobik taneciklere verilen addır. Bir konak hücreyi enfekte ederek çoğalabilen virüsler, insan vücudunda birçok hastalığa yol açabilir. Virüs nedeniyle oluşan hastalı... |  | Peptidoglikan | Peptidoglikan, hücre duvarının sıkılığı ve hücrelerin şeklinin oluşmasını sağlamaktadır. Bir tabaka şeklinde olup prokaryot hücrelere sahiptir. Amino asit, şeker ve kovalent bağ ile çapraz bağlanması sonucunda glikan adlı zincirleri oluştururlar. İçl... | | | Fotosentez Denklemi | | Amitoz | | Katalaz | | Ötanazi | | Arkebakteriler | | Oksijensiz Solunum Yapan Canlılar | | Alpin Çayır | | Calvin Döngüsü | | Plazmid | | Mikrofilament | | Virüs Hastalıkları | | Peptidoglikan | | Rekombinant Dna | | Oksijenli Solunum Yapan Canlılar | | Plasenta | | Komünite | | Maya Mantarı | | Küf Mantarı | | Bitki Islahı | | Çiçeksiz Bitkiler | | Dna Ligaz | | Aerob Bakteriler | | Aktif Taşıma | | Penisilin | | Fosfor Döngüsü | | Algler | | Hidrokarbonlar | | Melanin | | Boyun Kasları Nasıl Gevşetilir | | Asit Çeşitleri | Popüler İçerik | Rekombinant Dna Rekombinant DNA, Doğada kendiliğinden olması mümkün olmayan, genellikle değişik biyolojik türlerden elde edilen DNA moleküllerinin, genetik mühendisli... | Oksijenli Solunum Yapan Canlılar Oksijenli solunum yapan canlılar, canlıların bir çok ortak özellikleri vardır. Solunum, hareket, beslenme, boşaltım, üreme, büyüme, hücre yapısı, uyum... | Plasenta Plaseta, halk arasında bebeğin eşi olarak da adlandırılan, anne karnındaki bebeğin gelişimi için ihtiyaç duyulan her şeyi anneden temin eden ve anne ... | Komünite Komünite, popülasyonlar dünya üzerinde doğal ortamda farklı olan diğer canlılardan özgür ve bağımsız bir şekilde serbest olarak bulunamaz. Herzaman bi... | Maya Mantarı Maya Mantarı, hayvan dokuları ve bitki öz suyu dahil olmak üzere nemli ve sulu ortamlarda yaşayan hücreli mantar olarak bilinen mantarlardır. Maya man... | Küf Mantarı Küf mantarı, aslında hepimizin bir kez bile olsa gördüğü bir canlı türüdür. Genellikle bayatlamış olan ekmeklerde gördüğümüz bu mantarlar, direk olara... | |